Gökhan Karataş
Köşe Yazarı
Gökhan Karataş
 

Oflu Olmak Bir Kimliktir: Neden Trabzon'luyum Demeden Evvel Of'luyum Deriz?

Bize sorduklarında neden "Trabzon’luyum" demeden önce "Of'luyum" deriz? Cevabını kolay veremeyiz belki ama içimizden gelen o aidiyet duygusunu susturamayız. Çünkü biz biliriz: Of sıradan bir ilçe değildir. Of, yalnızca bir coğrafyanın adı değil, aynı zamanda bir duruşun, bir direnişin, bir vakarın adıdır. Of demek; geçmişiyle övünmek değil, tarih boyunca omuzlanmış bir misyonu bugün dahi taşımaya devam etmektir. Kurtuluş Savaşı'nda İzmir'de Hasan Tahsin'in, Erzurum'da Nene Hatun'un, Kahramanmaraş'ta Sütçü İmam'ın simgeleştiği destanlara kimsenin diyecek sözü yok. Ama biliyor muyuz ki Anadolu müdafaasının ilk kurşunu aslında Of'ta sıkıldı? 1916 yılında, henüz ortada Anadolu genelini kapsayan bir kurtuluş stratejisi yokken, Oflular, Of Muharebeleri'nde Rus ordularına karşı tarihe geçen bir savunma örneği sergilediler. Bu, sadece bir savaş değildi; bu, Anadolu'nun işgale karşı ilk direnişidir. İlk Fetva Of'tan Kurtuluş Savaşı'nın meşruiyetini sağlayan ilk dini fetva da bir Oflu tarafından verildi: Oflu Kamil Bey. O bir müderristi; ilmiyle önder, irfanıyla kutup yıldızıydı. Verdiği fetva ile halkın gönlündeki tereddütleri sildi, mücadele ruhunu canlandırdı. Doğu Karadeniz Cephesi'nde görev yapan 5000 askerin 3000'den fazlası Oflu idi. Of kuvvetleri, resmi kayıtlara göre 14.000 kişilik Rus ordusuna karşı 1500 şehit vererek büyük bir zafer kazandı. Bu rakamlar, tarihin tozlu sayfalarında unutulmuş değil, bilakis o topraklara yazılmış birer mühürdür. Ofluluk Bir Ekol'dür Ofluluk sadece doğulan yerin adı değildir; Ofluluk, akideye sadakat, mücadeleye sebat, imana teslimiyet demektir. Yüz yıllar boyunca Osmanlı Devleti, en güvenilir din adamlarını Of ve köylerine yerleştirdi. Bu topraklar, medreseyle yoğruldu, irfanla yeşerdi. Oflular, esareti ve haksızlığı hiçbir vakit kabul etmediler. Bugün hâlâ vicdanın sesiyle konuşan, adaletin yanında duran her Oflu, o damarların devamıdır. Akif'in Sözüyle Bitirelim Mehmet Akif Ersoy'un şu sözü, Of'un hem karakterini hem kaderini özetliyor: "Oflu'nun ilmi de olsaydı o imana göre, Şimdi baştanbaşa tevhid ile dolmuştu bütün küre." İşte bu yüzden biz, "Trabzonluyum" demeden önce "Elhamdülillah Ofluyum" deriz. Çünkü bunu söylerken yalnızca bir yerin adını anmış olmayız; aynı zamanda bir tarihi, bir onuru, bir direnişi ve bir misyonu omuzladığımızı ilan etmiş oluruz. Allah'a hamd olsun ki Ofluyuz. Son Söz Bir gün biri size neden "Trabzonluyum" demeden önce “Ofluyum” dediğinizi sorarsa, Gülümseyin ve deyin ki: "Çünkü biz sadece bir ilçeden değil, bir direniş ruhundan, bir iman ekolünden, bir tarihten geliyoruz." Unutmayın; Of'un adı haritalarda küçük yazılmış olabilir, ama tarihi koca bir destandır.
Ekleme Tarihi: 21 Temmuz 2025 -Pazartesi

Oflu Olmak Bir Kimliktir: Neden Trabzon'luyum Demeden Evvel Of'luyum Deriz?

Bize sorduklarında neden "Trabzon’luyum" demeden önce "Of'luyum" deriz? Cevabını kolay veremeyiz belki ama içimizden gelen o aidiyet duygusunu susturamayız. Çünkü biz biliriz: Of sıradan bir ilçe değildir. Of, yalnızca bir coğrafyanın adı değil, aynı zamanda bir duruşun, bir direnişin, bir vakarın adıdır.

Of demek; geçmişiyle övünmek değil, tarih boyunca omuzlanmış bir misyonu bugün dahi taşımaya devam etmektir.

Kurtuluş Savaşı'nda İzmir'de Hasan Tahsin'in, Erzurum'da Nene Hatun'un, Kahramanmaraş'ta Sütçü İmam'ın simgeleştiği destanlara kimsenin diyecek sözü yok. Ama biliyor muyuz ki Anadolu müdafaasının ilk kurşunu aslında Of'ta sıkıldı?

1916 yılında, henüz ortada Anadolu genelini kapsayan bir kurtuluş stratejisi yokken, Oflular, Of Muharebeleri'nde Rus ordularına karşı tarihe geçen bir savunma örneği sergilediler. Bu, sadece bir savaş değildi; bu, Anadolu'nun işgale karşı ilk direnişidir.

İlk Fetva Of'tan

Kurtuluş Savaşı'nın meşruiyetini sağlayan ilk dini fetva da bir Oflu tarafından verildi: Oflu Kamil Bey. O bir müderristi; ilmiyle önder, irfanıyla kutup yıldızıydı. Verdiği fetva ile halkın gönlündeki tereddütleri sildi, mücadele ruhunu canlandırdı.

Doğu Karadeniz Cephesi'nde görev yapan 5000 askerin 3000'den fazlası Oflu idi. Of kuvvetleri, resmi kayıtlara göre 14.000 kişilik Rus ordusuna karşı 1500 şehit vererek büyük bir zafer kazandı. Bu rakamlar, tarihin tozlu sayfalarında unutulmuş değil, bilakis o topraklara yazılmış birer mühürdür.

Ofluluk Bir Ekol'dür

Ofluluk sadece doğulan yerin adı değildir; Ofluluk, akideye sadakat, mücadeleye sebat, imana teslimiyet demektir. Yüz yıllar boyunca Osmanlı Devleti, en güvenilir din adamlarını Of ve köylerine yerleştirdi. Bu topraklar, medreseyle yoğruldu, irfanla yeşerdi.

Oflular, esareti ve haksızlığı hiçbir vakit kabul etmediler. Bugün hâlâ vicdanın sesiyle konuşan, adaletin yanında duran her Oflu, o damarların devamıdır.

Akif'in Sözüyle Bitirelim

Mehmet Akif Ersoy'un şu sözü, Of'un hem karakterini hem kaderini özetliyor:

"Oflu'nun ilmi de olsaydı o imana göre,

Şimdi baştanbaşa tevhid ile dolmuştu bütün küre."

İşte bu yüzden biz, "Trabzonluyum" demeden önce "Elhamdülillah Ofluyum" deriz. Çünkü bunu söylerken yalnızca bir yerin adını anmış olmayız; aynı zamanda bir tarihi, bir onuru, bir direnişi ve bir misyonu omuzladığımızı ilan etmiş oluruz.

Allah'a hamd olsun ki Ofluyuz.

Son Söz

Bir gün biri size neden "Trabzonluyum" demeden önce “Ofluyum” dediğinizi sorarsa,

Gülümseyin ve deyin ki:

"Çünkü biz sadece bir ilçeden değil, bir direniş ruhundan, bir iman ekolünden, bir tarihten geliyoruz."

Unutmayın;

Of'un adı haritalarda küçük yazılmış olabilir, ama tarihi koca bir destandır.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ofunsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.